2 Ekim 2014 Perşembe

Irak'a Gidiş

Kuzey Irak'a gitmenin iki yolu var: ilki tabi ki İstanbul, Ankara ve Antalya'dan direkt seferler ile Erbil'e uçmak. İkincisi de Şırnak'tan kara yoluyla Irak'a giriş yapmak.

 Babamla yaptığım bu seyahatte kara yolunu tercih ettik. 24 Eylül 2014 saat 11.30'ta uçağımız Şırnak'a uçmak üzere havalandı. Uçaktaki yolcular arasında en ilginci bendim galiba. Öğretmenler, askerler, Şırnaklılar, Iraklılar ve işadamlarının arasındaki tek gezgin Yaban Kazı. Şırnak Şerafettin Elçi Havaalanı da haliyle ufak bir yer. 13.30'ta varınca babamın ayarladığı araç bizi aldı. (Dilerseniz "Cizre Nuh" firmasının Kuzey Irak'ın kentlerine düzenlediği seferler bulunuyor.) Şoförümüz Şirvan Abi Şırnaklı, daha önce 10 sene İstanbul'da yaşamış.

 Aracımız Cizre ve Silopi ilçelerinden geçti. Evvelden de beklediğim üzere geri kalmış yerlerdi. Dükkanlar dağınık bir şekilde dağılmıştı sokaklara. Cizre'nin en lüks restoranı da "Çamlıca Et Lokantası". Yer Anadolu olunca yemekler de yağlıydı tabi ki biraz. Silopi'ye gelince yollar bozulmaya başladı. Sınıra kadar durum böyleydi.



 Habur Sınır Kapısı, Irak'a tek geçiş noktamız. Türkiye'de çıkış işlemleri çok rahattı, doğru düzgün bir kontrol yapılmadı, hatta arabadan bile inmeme gerek kalmadı. Irak tarafına geçince de araçtan indik ve klimalı bir binaya doğru yönlendirildik. Pasaport kontrolümüz gerçekleştirildi. (Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi T.C. vatandaşlarına vize uygulamıyor, ama bu durum Irak'ın diğer bölgeleri için geçerli değil.)

 Sınırı geçince karşımıza çıkan ilk yerleşim yeri Zaho. Kuzey Irak'ta her şehrin giriş ve çıkışında peşmergelerin kontrolünden geçiyorsunuz, fakat Türk olduğunuzu duyunca sorgu sual yapmadan geçmenize izin veriyorlar. Zaho gözüme çarpan tek şey, cami avlularına ve inşaatlara sığınmış Yezidiler ile Türkmenler idi.

 Araba bizi Dohuk'a getirdi. Bölgesel yönetimin 4. büyük kentiymiş. Türkiye'de olsa ilk 20'ye bile girmez. Dohuk'ta çok fazla gezilecek bir yer yok. Dohuk Barajı'nın altına bir park kurulmuş. İçinde restoranlari kafeler ve fıskiyeler var. Bir de çarşı var gezilecek. İçinden araba ile geçmek mümkün. Mallar ortaya dizilmiş dağınık bir halde. Öyle çok da ilginç bir şeye rastlamadım.

Dohuk Barajı'nın altındaki park
Dohuk Çarşısı

 Irak'taki en ilginç nokta da istinasız her yerde Türk markalarının ürünlerinin yer alması: İstikbal, Bellona, Ülker, Beko...
 Bir de Kuzey Irak petrolden yeni yeni para kazanmaya başlamış. O yüzden yolların tamamı bakımlı değil. Arabalar ise hep Japonya ve Kore'den.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder